Pazar, Kasım 3, 2024
Gazete Makaleleri

Haramlardan Kaçan Yiğittir

Farzları herkes yapabilir; ama haramlardan herkes kaçamaz. Ancak salihler kaçar. Tasavvuf ehli buyuruyor ki: (İyi olan da, kötü olan da, iyilik yapabilir. Kötülük yapmamak ise, ancak Allah adamlarının özelliğidir. Sıddıklar günah işlemez.) [Mektubat 5/106]

Bir haramdan kaçmak, milyonlarca nafile namaz kılmaktan evladır. Haram işleyerek farz, mekruh işleyerek sünnet yapılmaz. Günahtan kaçmak ibadet yapmaktan önce gelir. (Uyun-ül-Besair)

Üstünde namaza mani olacak kadar çok necaset bulunan kimse, temizlemesi mümkün değilse, başka elbisesi de yoksa, o haliyle kılar, çıplak kılmaz. Bilahare temiz elbise bulsa, artık kıldığı namazı iade etmez. Hatta temizleme imkanı olsa; fakat yanında yabancılar bulunsa, temizlemeden namazını kılar. Çünkü başkalarının yanında avret yerini açmak yasak edilmiştir. Necaseti temizlemek ise emredilmiştir. Emir ile yasak bir araya gelince, yasağa uyulur. Yani avret yeri açılmaz. Çünkü, haramdan kaçmak, farzı yapmaktan önce gelir. Bir emri yapmak, bir haramı işlemeye sebep olursa, haram işlememek için, o emir terk edilir, yapılmaz. Muteber kitaplarda buyuruluyor ki:

Haramdan kaçmanın sevabı, farzları yapmanın sevabından daha fazladır. Farzları yapmamanın günahı, haram işlemek günahından daha çoktur.

Burada sanki ibadet etmek haramdan kaçmaktan önce geliyor sanılabilir. Ama öyle değildir. Yine haramdan kaçmak önce gelmektedir. Mesela içki içmek mi daha büyük günah, namaz kılmamak mı? Namaz kılmamak daha büyük günahtır. Çünkü, içki içen sadece bir haram işlemiş olur. Namaz kılmayan ise, namaz kılmama günahı yanında, farzı terk etme günahı da vardır. İki günah işlemektedir. Diğer farz ve günahlar da böyledir. Bir namazda 12 farz var. Beş vakit namazda 60 farz var. Günde 60 kere büyük günah işliyor namaz kılmayan. Artık bu insanı düşünün, ne kadar iyilik yaparsa yapsın hepsi boşa gider. Kim ne kadar çok büyük günah işlerse işlesin namazı terk etmesin. Namaz kılmamak her büyük günahtan daha büyüktür, içkiden, hırsızlıktan, zinadan da büyük günahtır.

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

Haramlardan tamamen kaçınabilmek için, mubahların fazlasından kaçınmalı! Mubahları gerektiği kadar kullanmalı! Bir insan, mubah, yani İslamiyetin izin verdiği şeylerden her istediğini yapar, taşkınca mubah işlerse, şüpheli şeyleri yapmaya başlar. Şüpheliler ise, haram olanlara yakındır. İnsanın nefsi, hayvan gibi, kendine düşkündür. Uçurum yanında dolaşan, bir gün uçuruma düşebilir. Vera ve takvayı tam yapabilmek için mubahları gerektiği kadar kullanmalı, zaruret miktarını aşmamalı! Bu kadarını kullanırken de, kulluk vazifelerini yapabilmek için kullanmaya, niyet etmelidir!

Mubahların fazlasından kaçınabilmek, her vakit ve hele bu zamanda, hemen hemen mümkün değildir. Hiç olmazsa, haramlardan kaçınmalı, mubahların fazlasından da elden geldiği kadar sakınmaya çalışmalı! Mubahlar lüzumundan fazla işlendiğinde, pişman olup tövbe etmeli! Bu işleri, haram işlemeye başlangıç bilmeli! Allahü teâlâya sığınmalı ve yalvarmalı! Bu pişmanlık, tövbe ve yalvarmak, belki mubahların fazlasından büsbütün sakınmak yerine geçerek, böyle işlerin afetinden, zararından korur. Cafer bin Sinan hazretleri buyuruyor ki:

(Günahkârın, boynunu bükmesi, ibadet edenin göğsünü kabartmasından daha iyidir.) [ m.76]